23 Ocak 2012

Uzun ilişkiler ve aynı anda boşalmak

Çoğu zaman uzun ilişkiler için "her gün kuru fasulye mi yenir?" sorusunu soranlardandım. En yakın arkadaşımdan (bi'adamın dünyanın en tatlı kızı dediği kız) biliyorum çünkü yaklaşık 6 yıldır aynı adama aşık. İşin ilginç yanı her gün birbirlerine yeniden aşık olmak ve kavga etmek için sudan sebepler bulabiliyorlar. Bu durumun bizim ilişkimizi güçlendirdiğini ya da örnek oluşturduğunu söylemem ama en azından bunun varlığına inandırdığını söylemek mümkün. Henüz hayatımda bi adam yokken ya da biz henüz bu şekilde değilken ona her gün tiksinen gözlerle bakarak vebalıymış gibi hissettirirdim. Bir insan nasıl aynı pipiden sıkılmaz diye de merak ederdim. Her gün, her hafta, her...

Uzun süreli ilişkilere dair, birbirine mide bulandırıcı derecede perçinlenmiş iki ilişkimden çıkarabileceğim sonuç ise eğer kişi doğruysa geçirilen sürenin uzunluğunun bir öneminin kalmadığı yönünde. Onunla geçirdiğim 3 yılı düşündüğümde aklımda beliren tek şey, ölmeden geçtiği varsayılan film şeridi gibi. Kesik kesik kareler, her biri de birbirinden güzel... 

Sorun şu ki; kişi yanlış olduğunda da bir o kadar işkence olduğu. Zorla gidilen buluşmalar, o buluşmaların vazgeçilmezi kol saati ve birbirini kovalayan yelkovan ile akrep... Bırakın fedakarlığı, istenilen en ufak birşeyi bile yapmak kapana sıkışmış hissi yaratmıştır bende.

Diğer ilişkimi düşündüğüm zaman aklıma gelenler dert, tasa,  kavga, hır, gür ve bir an önce bitmesi için uğraşılan sevişmelerden oluşan bir sıkıntı kümesinden ibaret. Halbuki insan birlikte olduğu kişiyle seks yaparken zevk almalıydı. En azından yatağa girdiği zaman yapılması 'gereken'ler olmamalıydı. Bunun değerini de bi'adamla yaşadığım ilişkide anladım.

Gülmek, konuşmak, terlemek, yuvarlanmak, koklamak, keşfetmek, sınırsız pozisyonda sayısız seks yapmak... En önemlisi de spoon yapmak. Gerçekten de öyle... Birine güvenmenin, kendini bırakmanın ve sahip olmanın en yoğun olarak yaşandığı andır bence. Hele bir de aynı anda boşalmak var ki bahsini açmaya bile gerek yok. Ya da var sanırım çünkü eşcinsel bir ilişkinin olmazsa olmazıdır seks. Nitekim bizim için de öyle oldu; birbirimize ilk sahip oluşumuzda aynı anda boşaldık. Birlikte çığlık attık sonra göz göze geldik. O en anlamsız, en boş, en boşalmış halimizle birbirimize baktık. Her ne kadar içime öküz kaçmış gibi olsa da aslında bu bir işaretti sanırım. Geç olsa da bunu fark ettim.

Çıkaracağım sonuç şudur ki: ilişkiyi uzun soluklu yapan seks midir tartışmaya açık tabi ama seksi uzun soluklu ve anlamlı yapanın o kişi olduğunu söyleyebilirim.



10 yorum:

Bi'adam dedi ki...

sen gel benim kollayıma ben sana gene gösteririm Dünya kaç bucak :)

Ufak kedi, "Her ne kadar içime öküz kaçmış olsa da..." kısmını okurkan baya bi'kahkaha attım gecenin bi'vakti :)

Güzel yazı olmuş, derin ifadelerin olduğu cümleler barındırıyo.Ya da belki ben yaşadığım için derin ifadeleri hissettim.Öyle mi sizce de? :)

O Gay; Ben de... dedi ki...

yok yok güzel ve derin olmuş daha fazla yazsın hatta :))

sen günün ve olayın akışını anlatırken o hislerini anlatmış :)

Bi'adam dedi ki...

sevindim buna :)

Unknown dedi ki...

hımm özendirici:D

Gaddar Filozof dedi ki...

Gerçekten daha sıkn yazmaya alışmam lazım. Aslında 3 hafta önce yazdım ama gözümde büyüdü düzenlemek.
@bi'adam teşekkürler ufaklııım:)
@OGBD dediğim gibi evet daha sık yazmak lazim haklısın

Gaddar Filozof dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
anlatsam bi bok olmaz dedi ki...

nerde gaddarlık? hani????

ben demiştim işte =D

çok çok bi de en çok beğendim =)

pistisvejanus dedi ki...

blogger dünyasından gaddara blogger dünyasından gaddara

az sevişip bloguna geri dönnnnn:):):)):):)

karakedi dedi ki...

bir yastıkta kocayın... gay ilişkinin temelinin sekse dayalı olması acı, özgürleştikçe bu eksende kayacak muhtemelen...

Küfkedisi dedi ki...

2 tane peluş oyuncağa 50 dolar verdim. Hayatımda bi erkek olamamasından dolayı yakınlığı onlarda buldum yapayalnız bi eşcinselim